Burası, 2004'le başlayan, hayatımızın, Boston'a Yolculuk faslının günlük aynaları anlamına gelir. Bir tür hafıza. Kimseye yazılmadığı gibi, herkese yazılıyormuş gibi de okunabilir.
8 Ocak 2012 Pazar
Gresham’dan mülhem olarak
Mutlaka kötülüğü organize edenler de vardır, fakat hayat bizatihi bu bakımdan süper hiper bir fidanlık, bostan, fabrika.
İronik olarak, kötülük çok bereketli, çok verimli: Bakım istemiyor, özen istemiyor, ilgi istemiyor, ışık hava su sevgi vs gibi bir derdi yok; her yerde yeşeriyor yetişiyor, hiçbir şeyi dert etmeden büyüyor. Çok özel olarak bir amaca hizmet etmiyorsa bir alan, bir kalp, bir beyin, kötülük çok çabuk sarıyor orayı da.
O halde, diyorum, her zaman pek nadir ve narin olan ve çok dikkati, özeni, çalışıp çabalamayı gerektiren iyilik üzerinden giderek hayatı anlamlandırmak yerine, birinci boyunduruğa kötülüğü bağlasak.
Bir kağnı arabası gibi mesela: İyilik hep birinci öküz; büyük sorumluluk altında, o bilir, o çeki düzen verir, nodulu o yer ve her zaman yanındakinin yerine de çabalar. Öteki zoraki orada, olmasa olmaz ama varlığı bizatihi pürüz; her fırsatta ötekini ittirip sarsar, olmadık pürüzler çıkartmak için fırsatlar kollar ve esasen onları yaratır.
Yalanla doğruda da var bu zenginlik yoksulluk dengesizliği: Yalan ne kadar zengin, üretken ve albenili ise doğru o kadar yoksul, kısır ve işte öylesine bir şey. Doğru ne kadar kolayca unutulup bir köşeye itilirse ve gık demezse, yalan o kadar asabidir, diri durmak kararlılığındadır ve sürekli ilgi ister, bırakıp gitmek hayatta olmaz.
Şu da var ki, kötülüğü ortadan kaldırıp her şeyi iyi yapmaya insanoğlunun gücü yetse bile bu iyi bir şey olmazdı; çünkü iyilik, bir durgunluk hali; çok geçmeden ölüm! Halbuki hayattan iyiyi çekip alsan, çok şey değişmez genel olarak. Dünyadaki açlık meselesini halledeceğim demek zorunda kalmaz bitkilerin GDO’suyla oynayan bilim adamları / sermayedarlar! Hayır, kötülük uçak uçuramaz, gökdelen dikemez, süper arabalar yapamaz, hayatta dijital olamayız diye bir şey yok. Çünkü onları yapan, bizatihi kötülük; hiçbiri, adıyla sanıyla söyleyelim, iyilik olsun diye yapılmıyor. Halbuki iyilik, iyilik olsun diye yapılır, değil mi!
O zaman bütün gökyüzü ilhamlı ilahi akılların ve yeryüzü gerçeklerinden damıtılmış ayaklı tavsiyeleri.. sistem “iyinin / iyiliğin çaresizliği üzerine kurulmuş”.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder